30 Aralık 2012 Pazar

Kitapçı Dükkanı

Esmahan Aykol, Merkez Kitaplar


İlk Kati Hirşel Polisiyesi.


Kati Hirşel, hayatının ilk 7 yılı ile son 13 yılını İstanbul'da geçirmiş, kapı gibi Türk pasaportlu, İstanbullu bir Alman. Tünel'de, sadece polisiye kitaplar satan küçük bir dükkanı var Kati'nin. Bir yaz günü, Almaya'dan gelen film ekibinin yönetmeni otel odasında öldürülünce Kati, okuduğu binlerce polisiye romana güvenerek cinayeti çözmeye hevesleniyor. Zaten filmin başrol oyuncusu Almanya'dan arkadaşı Petra olduğu için bir şekilde olaya karışmış buluyor kendini. Böylece kitaplardan öğrendiği teknikler ile zekâsını kullanarak katili bulmak için çalışmaya başlıyor kahramanımız.


Kati İstanbul'da doğmuş olsa da, burada bir Alman, İstanbul ve Türkler hakkında hem gerçekçi hem de komik gözlemleri kitabı daha da zenginleştiriyor. Tabii en önemlisi, Kati'nin bu şehre duyduğu aşk. Kendini Alman ya da Türk değil, İstanbullu olarak tanıtıyor Kati'cik. tabii sadece İstanbul aşkı yok kitapta, Kati'nin hiç vazgeçmeden kendine münasip bir sevgili arama çalışmalarını da takdirle okuyoruz:)


Kitabın arkasında yazılanlara katılıyorum : Kati Hirşel şahane:)


İngiliz, Türk, Meksika, Alman polisi arasında bizce hiçbir fark yoktur; hepsinden aynı derecede hoşlanmayız.

Fakat otuz saniye önce dükkanın kapısından giren polis üniforması içindeki ilah, annemle aramdaki son görüş birliğine, bizi birbirimize bağlayan bu son bağa ihanet etmeme neden olabilirdi. Gözü dönmüş halimi gizlemeye çalışarak ve polis otosunun dükkanın önünde durmasıyla birlikte vitrinin önünde biten Recai'yi görmezlikten gelerek, "Evet, Memur Bey, bir sorun mu var," dedim, tamamen egosunu sarsmak maksadyla, yoksa adamın en azından komiser olduğuna bire yüz bahse girebilirdim.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.